ve cennetin üzerindeydi mutluluğumuz
an gelir kaybolurduk su damlalarında
an gelir var olurduk rüzgarın şarkılarında
bir yudum şarabı paylaşırdı dudaklarımız
sarmaş dolaş olurdu sarhoş ruhlarımız
derken...
bir sabah...
uyandım...
gözlerine baktım...
çıldırdım!
gülümseyen yüzünde donuk iki beyaz hale
hangi tanrı çaldı mavilikleri söyle!
ellerini tutmamışım gibi bütün gece
neden soğuklar, nasıl üşüyorlar böyle !
saçlarını okşadım...
kalbine süzüldü gözyaşlarım...
kanlar içinde sokuldum yanına
geride son bir gülümseme bıraktım
aslında bunu hep biliyordum
senle sonsuzluğa sonumuzda kavuşacaktım..