21 Temmuz 2024 Pazar

Başlıkta Bir Sonsuzluk

Sonsuzlukta bir okyanus 
Okyanusun ortasında ufak bir sandal
Sandalın içinde bir deli
Delinin aklında bir kadın
Kadının bakışlarında bir öfke
Öfkenin ardında bir tutku
Tutkunun peşinde bir aşık
Aşığın defterinde bir şiir
Şiirin dizelerinde bir isim
İsmin yanında bir damla kan
Kanın kızıllığında bir şarap
Şarabın tadında bir fırtına
Fırtınanın tanrısında bir kitap
Kitabın girişinde bir başlık
Başlıkta bir sonsuzluk





17 Temmuz 2024 Çarşamba

ödünç kelimeler

senden beş kelime aldım bu gece
yirmi iki harf dokuz hece
gökteki yıldızlardan biraz eksik
aydan biraz parlak, yansıdılar şiirime

veda ile başlayalım istersen
ben sana veda edemem, ölürüm sadece
öyle bir başıma, karanlık gecede
sarılır yatarım yalnızlığa, sen gitsen bile

eski demiştin 
eski bir kalbe hayatı da sen getirdin
sisler sarmışken gözlerimi
bir anda sabah oldun, güneşi getirdin

güçlü biri sanırdım kendimi
ancak
bir kez daha gülersen bana böyle
yıkılıp kalıcam dizlerinin dibinde

kayıp, nereden geldi acaba aklına ?
üzülüyor musun gözlerinin önünde
aşkın içinde kaybolmama?
yoksa bulup çıkartmak mı istiyorsun beni
ve sarılmak kayıp dizelerime sıkıca

ve son olarak
toprağı sundun bu faninin aklına
iyi de ettin aslında
ölüp gideceğimi, biliyorum, yakın zamanda
olur da düşerse yolun bir gün mezarıma
bir çiçek bekleyecek seni toprakta
yaşarken hiç sunamadığım renkleri huzuruna
yetiştirecek sana tutkun ruhum torağın altında

sana bir şiir yazdım bu gece
yedi kıta ve bir sürü dize
sen gökyüzünü sundun bana
benim sana vereceğim tek şiir bu dünya
o da dönüyor senin güzel hatrına

13 Temmuz 2024 Cumartesi

izmarit

yaslandım eski bir hatıraya
peşi sıra geçen mevsimleri izliyorum
yaşlandım elbet zamanla
peşinden yaktığım sigaralara benziyorum

bağlanmadım aslında sana
aksine, ilk defa özgürlüğü tadıyorum
aşk ne kadar da benziyormuş nefes almaya
her iç iç çekişte daha çok seviyorum

artık bir umudum kalmasa da 
ara ara ellerini tuttuğumu hayal ediyorum
hayallerin umuttan daha sıcak geldiği anda
seni kimsenin özlemeyeceği kadar özlüyorum

5 Temmuz 2024 Cuma

Otobüs


 bir otobüs camına

yaslanmış uyuklarken

eski bir rüyada

sana esir düşmüşken

bir anda

rüzgar vurdu canıma

adın esiyordu içinde

biraz ara verdim yaşamaya

ve özledim sadece



iki dizelik şu hayatımda

kim bilir hangi noktadayım

çok düştüm, çok üşüdüm

yine de işte buradayım



Gitmedim bir yere

Elini tuttuğum o andayım

söyledim ya daha önce

kalbinde değilim, kapındayım

sokağında, aklındayım

seninle aynı zamandayım

ben karanlıktayım ama

gece baktığın o yıldızın arkasındayım





gecenin en üç saatleri

giden, gitmiş çoktan

artık sırlar bile sıradan

nefesim ve sigaram

tartışıyor uykusuzluktan





Gitmedim bir yere

Elini tuttuğum o andayım

söyledim ya daha önce

kalbinde değilim, kapındayım

sokağında, aklındayım

seninle aynı zamandayım

ben karanlıktayım ama

gece baktığın o yıldızın arkasındayım

mahkum

başıboş hevesler hapishanesindeyim
bir yanımda esir düşmüş duygular
bir yanımda yalnızlığa mahkum kalabalıklar

volta atıp duruyorum yalanlar avlusunda
sahtekar bir güneş dokunmaya çalışıyor omzuma
aldırış etmiyorum, ben çoktan yandım zaten diyorum
seni düşünüyorum, ısınıyorum
dolandırıcı ay ışığı düşüyor yatağımın ucuna
umurumda değil, arkamı dönüp uyumaya çalışıyorum
rüyamda gözlerinin gelgitlerinde boğulmayı istiyorum

yanlış anlama
kaçmak gibi bir niyetim yok bu mahkumiyetten
seni sevebilmek için tekrar tekrar vaz geçerim özgürlüğümden

hem düşünsene bir, ne önemi var!
pencerem isterse dünya olsun, isterse bir kuş kadar
sen geçeceksen arada önünden
bu kalp hep aynı sonsuzlukta çarpar
  

sana bakıyorum

yine toplamışsın kara bulutları üzerine kaçışacak hepsi aslında bir savursan eteğini yine biriktirmeye başlamışsın yağmurları gözlerinde kap...